5 Eylül 2013 Perşembe

Yorum: Aşk Ölümden Uyanıştır - Tess Gerritsen

Orjinal Adı: Keeper of the Bride
Goodreads Puanı: 3,42
Sayfa Sayısı: 336
Yayın Yılı: 2013
Yayıncı: Martı

Öncelikle belirtmek isterim ki; bu kitap, bayağı önceki yıllarda Harlequin yayınlarında, "Gelinin Koruması" adı altında yayınlanmıştır. Bu da kapağı:
Harlequin yayınlarındaki isim, orjinal isimle aynı ve kitaba daha çok uyuyor. "Aşk Ölümden Uyanıştır" adı bence uydurulmuş birşey. Kitapla alakası yok. Keşke aynı tekrar "Gelinin Koruması" olarak bassalardı kitabı. Elinizde "Gelinin Koruması" kitabı varsa okuyabilirsiniz. Gerçi, Harlequin'den yayınlanan Tess kitaplarını, kısaltılmış diyorlar. Orasını bilemeyeceğim. Harlequin'de okuduğum tek Tess kitabı "Karanlığı Beklerken". Bu da Tavistock serisinin ilk kitabı. İkinci kitap yine Martı yayınlarından çıkan "Gölgesizlerin Tutkulu Dansı" kitabı. Keşke bundan önce ilk kitabı bassaymış Martı yayınları. Neyse, kitapları bu kadar irdeleme yeter. Biz yoruma geçelim :)



Yorumum:
Aslında kitabın tanıtım yazısı konuyu bayağı açıklıyor. Ama bizde kısaca değinelim. Düğün günü nişanlısı tarafından yüzüstü bırakılan Nina, düğününün olduğu kiliseden eve dönmek üzereyken kilisenin havaya uçmasıyla, kendinin ve konukların ölümden kıl payı kurtulduğunu anlar.

Şehirde de geçmişteki bombalama olaylarından sonra, yeni seri bombalamalar başlamıştır. Bu yeni bombacı, geçmişteki bombacıyla aynı imzayı (el yapımı bombaların tarzı aynı) taşımaktadır. Ve bomba ekibinin başı dedektif Sam Navarro, bu bombacının peşine düşer. Kilisedeki bombalamanın da bu seri bombacının imzasını taşımasıyla. Sam ve Nina'nın yolları kesişir. Ve katil, Nina'yı öldürmeye niyetlidir. Bunun nedenini kitabın sonunda öğreniyoruz. Nedeni bir sır şşşt .. :))

 Bu kitabı, Tess'in diğer Harlequin bozması kitaplarına göre daha çok beğendim. Bir kere bunda öyle vıcık vıcık bir aşk. Süper karakterler yok. Navarro ilk başlarda Nina'dan bayağı uzak duruyor. Nina'yı beğenmesine ve Nina'da ona aşık olmasına rağmen. Neden diye sorarsanız; dedektif böyle bir durum daha önce yaşamış. Bu gibi polis ve tehlikedeki kadın aşkının geçici olduğuna inanıyor. "Kurban, polisi beyaz atlı prens sanıp aşık olur, katilden kurtulunca da polisi terk eder." felsefesine inandığı için, zorla da olsa Nina'dan uzak durur. Ve beğendiğim taraflardan biri de şu: İlk defa bu kitapta gördüm. Dedektif: "Ben sıradan, öyle zeki olmayan, sadece işimi en iyi şekilde yapmayan bir polisim." diyor kendine. Benim okuduğum diğer polisiyelerde, dedektiflerin burnu Kaf Dağı'ndaydı hep. Bu noktayı ve dedektifin düşünce tarzını beğendim ben. Olaylar da iyiydi.

Aşk, ihanet, cinayet, sırlar, gerilim ne ararsanız var bu kitapta. Polisiye ve aşk karışımını seviyorsanız mutlaka okuyun. Ama şunu da belirtmek isterim ki bir Rizzoli&Isles gerilimi yok bu kitapta. Daha çok Linda Howard tarzı bir kitap. Linda'yı da severim ben o yüzden kitabı beğendim. Benden bu kadar. Hepinize bol kitaplı günler ! :)

Değerlendirmem:



Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...