Yorum: Yıldız Tozu - Neil Gaiman

Orjinal Adı:  Stardust

Goodreads Puanı: 4,03

Sayfa Sayısı: 304

Yayın Yılı: 2000

Yayıncı: İthaki

TÜRKÜ

Hadi git, kayan bir yıldız yakala, 

Adamotundan çocuk yapmayı bir dene, 

Geçen yıllar nerde şimdi, söyle bana,
Şeytanın ayağını kim yarmış, bilsene. 

Deniz kızlarının şarkısı nasıl dinlenir,

Hasetin iğnesinden kim sakınabilir;
Bilen kim var, 

Hangi rüzgar
Doğru insanın işine yarar.

Olmayacak şeyler görmek için yaratılmışsan, 

Ben görürüm diyorsan görünmezi, 

On bir gün, on bin gece at sür durmadan, 

Yaşlılıktan ağarsın saçın kar gibi.
Döndüğünde anlatırken bana 

Yolculukta başına gelen acayip şeyleri, 

Yemin edeceksin, 

Her yeri gezdin,

Hem güzel hem iffetli kadın görmedin. 

Yorum: Aşk Ölümden Uyanıştır - Tess Gerritsen

Orjinal Adı: Keeper of the Bride

Goodreads Puanı: 3,42

Sayfa Sayısı: 336

Yayın Yılı: 2013

Yayıncı: Martı

Öncelikle belirtmek isterim ki; bu kitap, bayağı önceki yıllarda Harlequin yayınlarında, "Gelinin Koruması" adı altında yayınlanmıştır. Bu da kapağı:

Harlequin yayınlarındaki isim, orjinal isimle aynı ve kitaba daha çok uyuyor. "Aşk Ölümden Uyanıştır" adı bence uydurulmuş birşey. Kitapla alakası yok. Keşke aynı tekrar "Gelinin Koruması" olarak bassalardı kitabı. Elinizde "Gelinin Koruması" kitabı varsa okuyabilirsiniz. Gerçi, Harlequin'den yayınlanan Tess kitaplarını, kısaltılmış diyorlar. Orasını bilemeyeceğim. Harlequin'de okuduğum tek Tess kitabı "Karanlığı Beklerken". Bu da Tavistock serisinin ilk kitabı. İkinci kitap yine Martı yayınlarından çıkan "Gölgesizlerin Tutkulu Dansı" kitabı. Keşke bundan önce ilk kitabı bassaymış Martı yayınları. Neyse, kitapları bu kadar irdeleme yeter. Biz yoruma geçelim :)

Yorum: Soğuk Öpücük - Amy Garvey

Orjinal Adı:  Cold Kiss 

Goodreads Puanı: 3,46

Sayfa Sayısı: 200

Yayın Yılı: 2012

Yayıncı: DEX

Okuyalı bir-iki hafta oldu ama yorumlamayı unutmuşum.

Kitabın konusu arka kapakta belirtilmiş. Sevgilisini bir kaza da kaybeden esas kızımız Wren, ailesinde sadece kadınların sahip olduğu sihirli güçlerini kullanıp, bir ayinle sevgilisini mezarından çıkarır. Ve onu, herkesten saklamak zorunda kalır. Bu tip konulu, yani ölmüş kişilerin diriltildiği konularda, geriye dönen kişide bir eksiklik olur ya.. İşte; geri dönen Danny, aynı Danny değildir. İlk başta geçmişini çok hatırlamayıp, Wren'e sırılsıklam aşıktır ve onun dediklerine itaat etmektedir. Ama Danny geçmişi hatırladıkça, işler çığrından çıkmaya başlar. Tabi mezardan geri dönen sevgili deyince, sanki bir zombi hikayesi okuyacakmışız gibi geliyor. Ama burda beyin yiyen zombiler yok :D

Yorum: Çıplak Ölüm - Nora Roberts

 

Orjinal Adı:  Naked in Death 

Goodreads Puanı: 4,12

Sayfa Sayısı: 308

Yayın Yılı: 2002

Yayıncı: Epsilon

Yorumum:

 Evettt.. Bu kitabı okumak için biraz geç kalmışım. In Death (Ölüm) Serisi; daha ilk kitaptan kendine bağladı. Aslında kitaba başlayıp başlamamak konusunda çok tereddütlüydüm. Neden diye sorarsanız, şimdilik 38 kitaptan oluşan bir seriden bahsediyoruz yahu ! :D Ki, Nora yaşadığı sürece yazacak gibi.

Şimdi de kitabın içeriğinden bahsedelim :)

Kitabımız biraz ileri bir zamanda geçiyor. 2030'lu yıllar. Teknoloji çok ilerlemiş ve sistem biraz değişmiş bu zamanda. Kitap, beni birkaç nokta rahatsız etti bu da onlardan biri. Kitap ilk 90'lı yıllarda çıktığı için 2030'lu yıllar belki o şekilde düşünülebilir. 2013yılında okuyunca kitabı pek inandırıcı gelmedi. Hatta uçan arabalar, uzayda kişilere özel yapılar falan saçma geldi. Bu rahatsızlığı çok hissetmemek için, yazarın onu yazdığı yılları düşündüm, o şekilde uyum sağladım.

Yeni Hobim : Takı Tasarımı

Yazıma başlamadan önce hepinize merhaba! :) Ne zamandır bloguma girip yazı yazamadım. Tatil zamanı akrabalar da gelince bayağı dolu dolu, eğlenceli bir zaman geçirdim. O yüzden bloguma yazı yazamadım. Misafirlerimizden kuzenim aynı benim gibi takılara çok düşkün. Kendi takılarını kendisi yapmaya başlamış. Bana da bi poşet hediye el yapımı takı getirdi. Ve ben takılara bayıldım :) Neden ben de yapmayayım ki dedim. Böylelikle takılara bayıldığım para biraz olsun azalır diye de düşündüm :D Halam da sağolsun gelirken bir sürü boncuk, malzeme getirmiş. Kuzenimle, halam bana birkaç takı yapımı tekniği öğrettiler. Ben de internetten biraz incik boncuk satın aldım takı yapmak için. Gerçi çok istediğim gibi çıkmadı malzemeler ya neyse :P Elimdekilerle bişeyler yaptım. Şimdi resimleri paylaşacağım. Öğrenmek istediğiniz model olursa seve seve anlatabilirim yapılışını :) Bayramda İstanbul'a gidebilirsem Eminönü'nü talan edicem. O zaman daha çok takıyla karşınıza çıkarım :)

Deriden ve bi kaç sallantı aparesinden bilekliğim :)

Kırıklı taşlardan kolyeler

Kitap Bannerları

Mini Kitap Bannerları 

Biz kitapseverler, sevdiğimiz kitapları blogumuza veya kişisel başka bir web adresimize eklemeyi seviyoruz. Ben de, bu yüzden blogumda sevdiğim kitapların, serilerin bannerlarını kendim yapmak istedim. Aslında daha önce yabancı sitedelerden ekliyordum ama kendi okuduğumuz Türkçe versiyonlarından banner yapmak  daha iyi fikir gibi geldi. Gerçi bu fikri ben bulmadım. Kitab-ı Sevda sayfasından esinlendim.


Ben de alfabetik olarak ama iki kısımda ekleyeceğim. Tek kitaplar ve seriler olarak. Gerçi ben acemiyim. Kendim öyle resmi kesip, yazı ekliyorum sadece. İnşallah beğenirsiniz.


İstediğiniz olursa aşağıya yazın eklemeye çalışacağım.

Sürekli güncellenecektir...

Seriler:

-K-

 Kanbağı Serisi

 

<a href="http://kitapkolikkiz.blogspot.com/2013/08/kitap-bannerlar.html" title="Kanbağı Serisi"><img src="http://24.media.tumblr.com/9b56ad18462e119762d5596672dd7ab4/tumblr_mqx892pwMZ1scq7uko2_250.jpg" alt="Kanbağı Serisi " title="Kanbağı Serisi" /></a>

 -M-

 Milennium Serisi

<a href="http://kitapkolikkiz.blogspot.com/2013/08/kitap-bannerlar.html" title="Milennium Serisi"><img src="http://24.media.tumblr.com/bda5894086e3a6f4329f9271af3b8830/tumblr_mqx892pwMZ1scq7uko3_250.jpg" alt="Milennium Serisi" title="Milennium Serisi" /></a>

Kendin Yap: Kitap Ayraçları

Ama bunlar çok şeker!

Hem de yapımı çok kolay :)

**Mutlaka yapacağım :)

Kitapkolik bir insan olarak, aynı derece de kitap ayraçlarına da bağımlıyım. Böyle ilginç ayraçlara bayılıyorum. Tavşanlı olanı kesinlikle yapacağım :)

 Beğenme sırasına göre :D

1)

 

2)

Yorum: Nijura: Elf Tacının Varisi - Jenny-Mai Nuyen

Orjinal Adı: Nijura: Das Erbe der Elfenkrone 

Goodreads Puanı: 3,72

Sayfa Sayısı: 464

Yayın Yılı: 2011

Yayıncı: Pegasus Yayınları

Yorumum:

 
Böyle fantastik kitapları seviyorum :)

Baştan uyarayım. Kitapta karakterler çocuk ve öyle diğer vampir serilerindeki gibi aşklar, çekimler falan ummayın bu biraz Tolkien tarzı gibi fantastik bir dünya üzerine.


Kitabın konusuna gelirsek;

Elfler iki krallık tarafından yönetiliyorlarmış. İki kral da geçmişte tek parça olan ama sonra yine bir savaş sonrası iki parçaya ayrılan sihirli tacı taşımaktadır. Bataklık Elflerinin Kralı, bir gün bir insan tarafından oyuna getirilirek tacını ona kaptırır. Ve bu insan tacın sihirli gücünden faydalanarak dünyayı fethetmek istemektedir. Ve yıkımlar başlatmıştır. Bu yeni kralı durduracak tek şey

Yorum: Cadı ve Sihirbaz - James Patterson

Orjinal Adı: Witch & Wizard 

Goodreads Puanı: 3,52

Sayfa Sayısı: 312

Yayın Yılı: 2012

Yayıncı: Artemis

Cadı ve Sihirbaz, aynı isimli serisinin ilk kitabı.  Henüz devam kitapları ülkemizde yayınlanmadı maalesef. Yurt dışında 4 kitabı yayınlanmış olup, 5. kitap da yoldadır :) Umarım Artemis yayınları daha fazla bizi bekletmez.

Yorumum:

Kitap çok güzeldi konu olarak, anlatım olarak çabuk ilerleyen bir kitap. Ama açıkçası biraz çocuk kitabı gibi geldi. Sadece buharlaştırılan çocuklar, arada verilen gerilim unsurları biraz yetişkin kitabı yapmış. Yani çocuklarınıza okutmayın :)

Yorum: Yaratıcı - Gennifer Albin

Orjinal Adı: Crewel

Goodreads Puanı: 3,78

Sayfa Sayısı: 348

Yayın Yılı: 2013

Yayıncı: DEX

"Yaratıcı Dünya" serisinin ilk kitabı olan Yaratıcı, okuduğum diğer fantastik kitaplardan çok farklı. Kitap tarzı olarak ise bir YA (Young Adult, Genç Yetişkin).

Yorumum:

Bir dünya düşünün. Bazı kızların özel yetenekle doğup; Yaratıcı olanların (ki bu çok ender bir yetenek)  evrendeki hammaddeyi alıp onu işleyerek iplik haline getirdiğini, Dokumacı olanların ise bu iplikleri işleyip, halı gibi dokuyarak; evleri, sokakları, yemekleri, gölleri oluşturduklarını hayal edin. Her insanın da ipliklerden meydana geldiğini ve bir dokumacının, dokumadan ipliğinizi çektiği zaman yok olduğunuzu düşünün. İşte bu Adelice'in dünyası.

Şimdi bu distopyadan biraz bahsedelim.

Yorum: Yaratık Avcısı - Rick Yancey

 

Orjinal Adı: The Monstrumologist

Goodreads Puanı: 3,91

Sayfa Sayısı: 389

Yayın Yılı: 2011

Yayıncı: DEX

 Kitap; 2007 yılında kitabın yazarının eline 13 cilltlik bir günlük geçmesiyle başlıyor. Bu günlükler yaratık avcısının asistanı Will Henry'e ait. Ve 1800'lü yıllarda Will Henry; başından geçen tüm maceraları, iğrenç olayları bile detay vererek yazmış. Kitabın yazarı da ben sadece imlaları düzelttim diyerek kitaba gerçekmiş gibi hava vermiş. "Monstrumologist" serisinin ilk kitabı olan Yaratık Avcısı, Will Henry'nin günlüklerinin ilk 3 cildinden oluşuyor.

Kitap da kahramanımız Will Henry, 12 yaşında bir çocuktur ve anne babasını bir yangında kaybetmiştir. Babası, Doktor Warthop için çalışmıştır. Ve Will'in babası ölünce, doktor oğluna sahip çıkmış onu asistanı yapmıştır. 

Yorum: Sıcak Bedenler - Isaac Marion

Orjinal Adı: Warm Bodies

Goodreads Puanı: 3,97

Sayfa Sayısı: 216

Yayıncı: Doğan Kitap

Yayın Yılı: 2011

Yorumum:

"Ölüyüm, ama bu çok kötü değil.

Alışmayı öğrendim. Kendimi doğru düzgün tanımadığım için üzgünüm, ama artık ismim yok. Benimkinin baş harfi “R” idi, ama artık sadece bunu hatırlıyorum. Komik, çünkü sağlığımda hep başka insanların isimlerini unuturdum. Arkadaşım “M”nin dediğine göre zombi olmanın ironik tarafı şu ki, her şey komik geliyor ama dudakların çürüyüp döküldüğü için gülümseyemiyorsun."

Kitabımız böyle başlıyor. Aslında kitabı okuyup, okumamak arasında bocaladım. Çünkü, zombileri sevmem. Bir kaç izlediğim film var tabi. Özellikle "Ölümcül Deney" film serisi fanatiğiyim. Ama, zombileri iğrenç buluyorum. Kurbanlarını parçalayıp yerken, öğürüyorum :P Korkunç değil iğrenç diyorum. Çünkü, gerilimi severim. Midemi bulandıran; zombilerin insanların iç organlarını falan çıkarıp yemesi. İşte bu detaylar kitapta varsa midem bulanır okumayayım dedim. Ama film bayağı rating alınca ve kitabın Goodreads puanlaması yüksek olunca bir şans verdim. İyiki vermişim :)

Yorum: Ölüm Sessiz Geldi - Agatha Christie

 Orjinal Adı :The Mysterious Affair at Styles

Sayfa Sayısı: 256

Yayıncı: Altın Kitaplar

Baskı: 2008

Hercule Poirot'un ilk macerası olan "Ölüm Sessiz Geldi" okundu bitti. Yorumuma geçmeden önce bu kitabın daha önceki edisyonlarını tanıtayım.

Resimde görülen kitaplar aynıdır. Yani birini okuduysanız, geri kalanını okumanıza gerek yok. Ben "Styles'teki Esrarengiz Vaka" versiyonunu okudum. Bazı yerlerde daha önce duymadığım Eski Türkçe kelimelerde olsa kitabın okunabilirliği yine iyiydi.

Yorumum:

Yoruma öncelikle kitabın konusundan başlamak istiyorum. Kitap, Yüzbaşı Arthur Hastings'in (kendisi Birinci Dünya Savaşı'ndan yaralı olarak dönmüştür), arkadaşı John Cavendish tarafından  Styles malikanesine davet edilmesiyle başlar. **Hastings bir kaç kitap da daha karşımıza çıkıyor. Bu kitabın anlatıcısı Hastings'dir.** 

Yorum: Yunus: Bir Hayalperestin Öyküsü - Sergio S. Bambaren

Yayın Yılı: 2010
Orjinal Adı: The Dolphın - Story Of Dreamer
Sayfa Sayısı : 96 sayfa

Goodreads Puanı: 3.54

Yorumum:

Kitap küçük bir yunusun hayalleriyle ilgili ve yunusun hayallerini gerçekleştirirken yaşadığı zorlukları anlatıyor. Yunus Daniel'in en büyük hayali, okyanusta en büyük dalgayı yakalayıp, dalga da sörf yapmaktır. Bu hayalini gerçekleştirmek için çıktığı yolda bir sürü macera yaşar. Ben kitabı beğendim. Tek beğenmediğim kısmı kitabın kısacık olması. Keşke hemen bitmeseydi diye üzüldüm. Bu kısacık sevimli öykü bazı şeylere daha farklı bakmanızı sağlayacak. Küçük Prens ve Martı kitapları nasıl bir ders verici kitapsa bu da öyle bir kitap. Ben Martı kitabına daha çok benzettim. Zaten kısacık bir kitap Yunus Daniel'in öyküsünü yüzünüzde bir tebessümle okuyacaksınız. Bence macerayı kaçırmayın :)


*** Kitabı mutlaka çocuklara okutun. Bence onların hayallerini gerçekleştirmesine, hayallerinin peşinden gitmesine bayağı fayda sağlar.

 

Yorum: Atlantis'in Yükselişi - Alyssa Day

Baskı Yılı: 2013

Sayfa Sayısı: 408

Orjinal Adı : Atlantis Rising

Kitap, Warriors of Poseidon (Poseidon Savaşçıları) serisinin ilk kitabı. Seri sekiz kitaptan oluşuyor. Türkçe'ye henüz ikisi çevrildi. Umarım çok beklemeden diğer kitaplara da kavuşuruz. Martı Yayınları duy sesimi! :D

Serinin diğer edisyonlarına ve orjinal kapak resimlerine göz atalım ;) 

Sol üstteki kapak, kitabın orjinal kapağıdır. Bence bizim ülkemizde basıldığı kapak en güzeli ^^ Burdan kapağı tasarlayanı da tebrik ederim. Bence çok güzel olmuş :)

Yorumum:  

Evetttt.. serinin ilk kitabı okundu bitti ama ben kitaba doyamadım :)) Hemen ikinciyi edinmem lazım. Gerçi her kitapta farklı bir savaşçının hikayesi anlatılsa da, yazarın kurduğu o paranormal dünyaya devam etmek istiyorum.

Yorum: Seçilmişler Serisi - Marilyn Kaye

• Neden? kitapçılığın yayınladığı biraz eski bir seri. Ben A101'den 4 liraya bulunca dayanamayıp almıştım seriyi. Kitapları okuyalı da bayağı oluyor. O yüzden daha çok karakterleri ve her bir kitapta genel olarak ne anlatılıyor kısaca yorumlayacağım :)

• Kitaplar bir nevi X-man'i anımsattı bana. Ama bu yalnız kahramanların çocuk olduğu bir versiyonuydu. Ve başlarından geçen maceralar çok etkileyici değildi maalesef. Keşke X-man tarzı heyecan, macera da katsaydı yazar. Konularda çocukça kaldı.

Yorum: SırÇalan - Jill Hathaway

• Sırçalan, "Slide" serisinin ilk kitabı.Serimiz iki kitaptan oluşuyor. Martı yayınları tarafından Aralık 2012'de çıkartılmıştır. 

Yorumum: 

• Kitabı ben bayağı beğendim. Okuduğum diğer paranormallerden konu olsun, anlatım tarzı olsun biraz farklıydı ve kitap cidden güzeldi. Kitap öyle akıp gitti ki bir günde bitirdim.

• Konu olarak kitaba gelirsek kızımız Sylvia Bell (yani "Vee") doktorlara göre narkolepsi(bir çeşit uyku hastalığı) hastasıdır. Görünüşte hasta sanılsa da işin aslı daha farklı. Vee kontrol edemediği uyku nöbetleri sırasında istem dışı olarak kendini başka insanların zihinde buluyor. Ama müdahale edemiyor, zihnine girdiği kişilerle iletişimde bulunamıyor. Öyle kitabın ismindeki gibi zihne girip sırçalmıyor. Tek yaptığı; zihnine girdiği kişi o an ne yapıyorsa onu sadece izleyici konumda zihnine girdiği kişinin gözlerinden izlemek.Ama bir kişinin zihnine girmesinin tek yolu, o kişinin duygusal bir anı bıraktığı herhangi bir kişisel eşyasıyla temas etmektir.

Yorum: Kader Aşkı Tadınca - S.G. Browne

Yorumum:

• Kitabın kapağı olsun, tanıtım yazısı olsun beni sanki bir fantastik unsurlarla bezenmiş bir romantik komedi okuyacağıma inandırmıştı. Belli bir yere kadar da espriler vardı ama yazar ince espriler yapmış. Yani ders veren espriler. Artık robatlaşan, herşeyi maddeselleştiren günümüz tüketici toplumunu bayağı yermiş. Ama kitabın ilk yarısından fazlası hikayeden çok bu tarz mesajlar ve benim fransız kaldığım eski amerikan olayları, filmleri gibi detayların çok olmasını beğenmedim. Tamam yazar dipnot vermiş ama bence hikayeden çok sapılmış o konularda. Kitap kesinlikle komedi kitabı değil.. Hatta çok duygusal o nasıl bir sondu gözlerim doldu :'( Güzel bir aşk hikayesi ama maalesef ki kötü son. Bu biraz spoiler gibi oldu ama kendinizi hazırlayın diye diyorum çünkü ben kitabın bitimine kadar hani komik bişeyler, hani işler yoluna girmeyecek mi diye hep bekledim. Yani ne okuyacağınızı baştan bilin. Kapak sizi yanıltmasın.